Son yazılar

13 Aralık 2020 Pazar

İzlenmesi Gereken 5 Süper Kore Dizisi:Part 2

 Part 1 i seneler önce yapmıştım. Nedense bir yazı daha yazmalıyım diye düşündüm. Nedeni daha çok şu an yeni bir diziyi kolay kolay izleyemiyor oluşumdan bence. Sıkılıyorum izlerken. Ya da o konuyu gerçekten arakladıklarını fark ediyorum. Araklamak çalmak diye bahsediyorum. Çünkü bizim ülkemizde yapımcılar yapılan uyarlamalar için nereden aldıklarını söylerken sağ olsun Koreli yapımcılar bunu söyleme zahmetine girmiyorlar. Çok nadir popüler olan işleri aldıklarında orijinal projeyi belirtiyorlar. Ve acı tarafı Japonları bu kadar kötülerken neredeyse sektördeki tüm işleri Japon sektöründen çalıntı. Belirtmeleri ise çok nadir. Sanmayın ki TV'deki işleri çalıyorlar. Bu genelde çok eski bir novel(roman) ya da manga olabiliyor. Daha önce böyle bir tartışma oldu. Bizimkiler korecanlar yani:) nasıl koruyorlar anlatamam size :) Kill me Heal me dizisinin eski bir mangadan araklandığını yazdım diye resmen yorumlarda beni boğmaya çalışmışlardı. Halbuki ben de diziyi izleyip çok sevenlerdendim. Ama doğruya doğru çalıntı. Kill me Heal me zamanında Hyde Jekyll, Me webtoonu vardı. Bununda dizisini yapmışlardı, hatta uzatmalı nişanlım Hyunbin başroldeydi fakat vasat bir diziydi. Neyse işte o sıralar yayınlanırken Webtoon yazarı Kill me heal me nin yapımcı şirketini hikayesini çaldığına dair mahkemeye vermişti. Fakat o da ne çok sürmeden davayı geri çekti. Çünkü hikaye ikisinin de değil. Japon abilerin eski BL(erkek erkek arasında geçen aşk hikayelerini anlatan mangalar) bir mangasından. Bunu nasıl mı biliyorum bu dizi yayınlandığında Japon olduğuna inandığım bir tumblr yazarı bu bl manganın bazı sayfalarını paylaşmıştı, tam da o mahkeme zamanlarında. Herkes çılgınca sayfalardaki sahnelere bakıyordu. Başroller erkek erkek olması dışında sahneler aynı. Kıza dönüşmesi, çok kuğul tip falan, intihara meyilli ergen daha sayamadığım bir çok şey. Sonra bu mahkeme olayları büyüyünce ingilizce bilen hayranlarda sayfalarda çoğalmaya başlayınca birden kızın tumblr sayfası yok oldu.(Sayfa adı senn sinn ve japonca karakterler içeren isimlerden oluşuyordu, sayfaya girmeye çalışınca ana sayfaya yönlendiriyor silinmiş oluyor değil mi? ) Webtoon yazarının da haberi çıktı, davayı geri çekmiş. Hadi inandırın beni orijinal iş diye :)) Ne için geldim ne anlattım yalnız. Bu kadar dedikodu yeter asıl posta geçelim. Size önereceğim ilk süperli dizi :)

Hotel Del Luna 2020

Lee Ji-eun yani IU ve  Yeo Jin-goo'nun başrolünü paylaştıkları fantastik bir drama. Senaristleri de şu ünlü Hong kardeşler; zamanında  My Girl (2005), You're Beautiful (2009), My Girlfriend Is a Nine-Tailed Fox (2010), The Greatest Love (2011), Master's Sun (2013), Hwayugi (2018) gibi dizileri yazan senaristler. 

Konusunu özetlersem Sadece hayaletlere hizmet veren bir otelin sahibesi ve zorla yöneticisi olmak durumunda kalan bir adamın başından geçen trajikomik ve korkunç olayları anlatıyor. Elbette bu kadar basit değil. Otelin güzel ama sinirli sahibesi rolünde (IU) Jang Man-wol var. IU mükemmel bir oyunculuk sergiledi. Zaten daha önceki dizisi My Mister da döktürmüştü. Dizi boğucuydu, bitiremedim o diziyi. Netizenler eleştirdi mi hatırlamıyorum. Hatırlayan varsa yazabilir.

Karakteri dakikası dakikasına uymayan biri ikizler burcu olsa gerek :) Birçok kişiyi öldürdüğü için ceza olarak bin küsur yıl oteli işletmek durumunda kalmış. Haliyle bu onu agresif biri yapmış. Aslında bu öldürme hikayesinde arka planında çok fazla hikaye var ve aşırı spoiler içeriyor bu yüzden yüzeysel anlatıyorum. İzleyip görmeniz için :) Ama karakterinin sadece kini ve öfkesi anlatılmıyor tabii. Sürekli gösterişli kıyafetler giymesi ve lükse düşkün olması onu daha cezbedici ve merak unsuru haline getiriyor. İzleyen herkes ne giydiğini her bölüm inceliyordu. Tıpkı moda şovu gibiydi.


Başrol oğlanımız ise Yeo Jin-goo, karakteri Gu Chan-sung. Bu çocuğun oyunculuğu hep iyiydi. Yıllar önce Missing You ve Güneşi Kucaklayan ay'da izlemiştim. Nefis oyunculuğu var. Öyle saçma abartılı oyunculuklardan değil. O yüzden favorilerimdendir.  

Hotel Del Luna'nın yeni genel müdürü Chan Sung, Hardvard'tan mezun olup geri döndüğünde kendini hayaletler ve Man-wol ile bulur :) Arka planda hikayeleri kesişmiş iki ana kahraman ama bu daha değişik bir keşişme. Spoiler olacağından ortak noktalarını yazmayacağım. Karakteri ManWol'ün aksine korkaktır. Bu korkularla baş etmek için neler yapacağına ve Manwol'ün gösterişlerini gereksiz harcamalarını nasıl kıstığına tanık olacaksınız en sevdiğim sahneler ayrıca :) Manwol'ün gerçek hikayesini öğrendiğinde korkacak mı? bunu sorgulayıp izleyeceksiniz :)


Bunun yanı sıra dizi tam bir konuk oyuncu silahıydı :) Lee Junki, Lee Seon, Lee yikyung, Sulli, Kim Soohyun bunlar aklıma gelenler :)


Özetlersek 10 üzerinden 9 luk bir diziydi. Bence ay izleyecek dizi bulamıyorum diyenlere göre :))
 
İkinci Dizimiz ise;


QUEEN INHYUN'S MAN.. 2012

Bu diziyi o kadar çok seviyorum birkaç kere izlemişimdir. Özellikle birkaç sahnesini. Başrollerinde Ji hyun woo ve Yoo in na var. Ji hyun woo Joseon döneminde danışmanlık görevi yapan bir devlet memuru Kim Bung do rolü ile karşımızda. Yapım 2012 yılına ait :) Yoo İnna ise 2012 yılında ilk başrolünü kapmış bir oyuncu Choi Hee Jin olarak karşımızda. Tanışmaları da Bung do'nun  Choi heejin'in setine elindeki bir tılsım zarfla zaman yolculuğu yapıp düşmesiyle başlıyor. Çok fazla spoiler vermek istemiyorum. Bu diziyi izlemeyen varsa mutlaka listenize alın derim.

Öncelikle neden izlemelisiniz maddeleri sıralayacağım:

Bu kızdan oyunculuk dersi alması gereken çok popüler oyuncu var bence :D

1.Yoo İnna kadın oyuncular içinde en tatlı ama bir o kadar da en iyi ağlayan kadın oyuncu bence. Hiç sırıtmıyor ağlaması.  Erkek partneri ile alışılmışın dışında kimyası sayesinde her hareketi dizide ona puan kazandırıyor. Ağlamak dedim diye sırf damardan dram sanmayın her şey dozajındaydı :) Komedi, romantizm, dram, fantastik var da var :)


2. 300 yıllık bir zamandan 2012'lere atlarken ya da ayrıntılı bir zaman anlatılırken kafanız karışıyor gibi olabilir ama kafa karışıklığını diğer bölümlerde sonlandırıyor. Ki bu da diziyi zamanda yolculuk mitini iyi kullanan bir dizi haline getiriyor. Kurguya çok kafa takanlara ilaç gibi gelebilir :) ama bazı aksaklıklarda var elbet. Küçük bir telefon meselemiz var ama belki görmezden gelebiliriz. Yanlışlıkla 300 yıl öncesine giden cep telefonu sahnesi var neyse girmeyeceğim bu konuya :))

3. İlk maddede yazmıştım ama partneri ile uyumu. Şahsen dizilerde bazı sahnelerin zorlama olduğunu düşünürüm kimi zaman. Ama bu dizide birbirini seven iki kişinin yakınlaşması cilveleşmesi hatta öpüşmesi çok doğaldı :) Cidden aralarında bir büyü vardı sanki. Ağlarken bile gerçekçi olduğunu düşünüp izliyorsunuz. 

Neyse oğlanımız Ji Hyun Woo bu büyüden etkilenmiş olacak ki kıza hemen çıkma teklif etmiş. Ve dizi yayınlanırken sevgili olmuşlar. İşin güzel tarafı bu promosyon için yapılan sevgiliyiz oyunu değildi. Çünkü dizi bittikten sonra 2 yıl daha çıktılar. o kadar ki herkes evleneceklerini düşünüyordu. Ama birden ayrılıverdiler. :( Ayrıldıklarını duyunca herkes çok üzülmüştü. Belki de sevgili olmaları sayesinde uyumları, tavırları gerçekten ekrana yansıyordu. Çok gerçekçi bir çifttiler, bu bile izlemeye değer kılıyor diziyi :)

4. Dizi geçmiş ve geleceği iyi harmanlamış. Ben tarihi dizi sevmem diyenlere gel beni izle diyor. Ayrıca tarihi bir karakteri oynadığına inanmamızı sağlayan bu şeker oğlanında oyunculuğu çok iyi bence. 


5. Diziyi izlerken bir kilo bonibon şeker ya da fıstıklı çikolata yemiş gibi olacaksınız. Bittiğinde hem güzel bir tat hem de niye bitti be, daha yok mu diye arayacaksınız... Öneririm :)

Sıradaki dizimiz ise; TUNNEL 2017

1986 yılında yaşayan Park Gwangho (Choi Jinhyuk) isimli bir dedektif bir seri katili yakalamak için peşinden koşar bir tünele girer ve tünelin çıkışına geldiğinde kendini 2016 yılında bulur. 1986 yılındaki seri katilin cinayetleri 2016 yılında tekrar işlenmeye başlamıştır. Dedektifimiz etrafındaki değişikliklere adapte olmaya ve geri dönmeye çalışırken cinayetleri aydınlatmaya çalışıyor.


Karakterlere gelirsek;

Favorim elbette Jinhyuk sert görünümlü pofuduk dedektifim ama  onun yanında yardımcı genç dedektif 30 yıl önce genç, 30 yıl sonra çok eğleneli biri olmuş. Gwanho nun geçmişten gelme fikrini kolay kabulleniyor. 

Sevmediklerime gelirsek;

Lee Yoo-Young dizide 2016 yılında yaşayan bir karakteri Shin Jae-Yi canlandırıyor.  Karakteri o kadar uyuz ki seri katiller üzerine yazdığı bir tezin etkisi var diye düşünüyorum. Eğitim görevlisi olarak çalışsa da polislere de yardımcı oluyor. Genel olarak bu kadının oyunculuğu soğuk ve etkisiz. Drama oyuncusu olduğu belli zaten. Korenin tepkisiz mimiksiz oyuncularından biri. Karaktere tutunmamızı sağlayıcı hiçbir etkisi yok.

Yoon Hyun-Min dizide 2016 yılında yaşayan, Park Kwang-Ho’nun (Choi JinHyuk) ortağı Kim Sun-Jae yi canlandırıyor. Gel gör ki bu arkadaşta da mimiksiz oyunculuk söz konusu. A+ bir oyunculuk yok yani. Özellikle eğitim görevlisi kız ve bu oğlanın sahnelerinde çok sıkıldım ve boğuldum.

Geçmişten günümüze gelme, zaman gezgini tarzı dizilerden hoşlanıyorsanız kurgu ve küçük nüanslar olarak bu dizi biçilmiş kaftan. Büyük bütçelerin dizisi değil ama onlara taş çıkartır. Elbette spoiler vermeyeceğim ama final olarak tatmin edici bir sona sahipti. Ve asıl olaya gelirsek romantik komedi bekliyorsanız değil. Güzel bir şekilde fantastik gizem dedektif türlerini harmanlayan bir dizi ile karşı karşıyasınız. Yukarıda saydığım türleri sevenler ve hiç kore dizisi izlememiş bireyler bu diziyi izleyebilirler. 

Dördüncü dizimiz DATING AGENCY: CYRANO

Konusu

Min young(soo young) yanlışlıkla tanışıp çalışmaya başladığı bir çöpçatan şirketinde yaşadığı olaylar anlatılıyor. SooYoung SNSD'deki en beğendiğim ve favori üyem. Oyunculuğu cidden çok tatlı ve doğal. Ben oyuncuyum diye dolanan oyuncu kızlardan daha iyi performansı vardı bu dizide.

Ortadaki abi gayet iyi oyuncu :))


Oyuncu kadrosu muhteşem. Lee Jong-hyuk, Choi Sooyoung, Lee Chun-hee, Hong Jong-hyun, Cho Yoon-woo ve daha nice konuk ünlü oyuncular...

Sooyoung:)

Minyoung karakteri genel olarak romantik genç kızlarımızı temsilen  yer alıyor. Çöpçatan şirketinin başkanı ise gerçekçi bir romantik. İş olarak görüyor daha çok. Bu ikilem iki karakteri zıtlaştırsa da aynı zamanda yakınlaştırıyor diye düşünüyorum. Romantik komedilere yeni bir bakış açısı getiren bir diziydi bence.

Kavuşmak isteyenleri kavuşturan bu modern sevgili bulma şirketi sizi eğlendirecektir. Hem şirket üyelerini seveceksiniz hem de müşterilerini. Öneririm.

Geldik 5 numaraya bir değişiklik yapıp Kore yerine Japon dizi önerisi yapacağım.

Okitegami Kyoko no Biboroku (Kyoko'nun Hafızası) miniş dizi önerimizle devam edelim :)

Kyoko Okitegami (Aragaki Yui) özel bir dedektiftir. Fakat onu diğer dedektiflerden ayıran bir özelliği vardır. Kyoko her sabah uyandığında hafızası silinmiş olur ve her davasını bir günde çözmesiyle ünlüdür. Eğer dava sırasında uyur ve unutursa diye de vücuduna dava hakkında notlar yazar. Yakusuke Kakushidate (Okada Masaki)ise bahtsız bir bedevi rolünde. Kyoko'nun her davasında o kadar şanssız ki şüpheli olarak görünür. Ve Kyoko sayesinde durumdan sıyrılır. Yakusuke kurtaarıcısına aşık olunca aşamayacağı en büyük sorunla baş etmeye çalışır. Kyoko'nun hafızasıyla :)

Konu olarak ilk başta saçma gelmişti fakat böyle günlük hafıza kaybı yaşayanlar varmış. Dizi de anlatıldığı kadar değil ama varmış :) 

Özellikle sevdiğin ya da sevmediğin şeyler var mı?
Parayı severim :)

Kyoko'yu oynayan kızımız çok şeker biri. Masaki'den bahsetmeme gerek var mı bilmiyorum ama bu Japonların gülüşü niye bu kadar güzel çözemiyorum <3Oyunculuklar abartı değildi. Konular sevdiğim üzere bir bölümlük ya da 2 bölümlüktü. Ama bölümleri atlamamanızı öneririm. 3-4 bölüm sonra eski bölümlerden ipucular gelebiliyor. Açıkçası merak unsurunu iyi kullanmışlar. Hep merak edip izlemeye devam ettim :)


Konu itibariyle bir romandan uyarlanmış. Mangası bile var. Manga açısından Kyoko'nun karakter tasarımına sadık kalınmış. Dış görünüş olarak Yakusuke uymuyordu. Fakat bu durumu oyunculuğuyla kapatan Masaki yapmışlar :)  Kostümler çok güzeldi. Kyoko'nun etekleri çok hoştu. Elbiseleri bile tatlıştı. Mangada giydiği elbiseler gerçekte de görünce ay bunlar ne güzel kombinlermiş diyorsun. 

Sözün özü 10 bölümlük mini seriyi ister okuyun ister izleyin. Önerim izlemenizdir.

Ne kadar uzun bir yazı oldu. Umarın sıkılmadan okursunuz. Yazımın Part 1'ı için Tık Tık.  Part 1'i 2013 yılında yazmış olduğum gerçeği var :D

                                 Okuduğunuz için teşekkürler :) yorum yapmayı unutmayın :)


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Nasılsın? Mutlu musun bari?